Gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) ve büyüme hızı son derece önemli olmakla birlikte, kalkınmışlık ve refah düzeyini yansıtmak açısından yetersiz hatta bazen yanıltıcıdır. Örneğin Çin 2011 yılı itibariyle dünyanın ikinci büyük ekonomisidir. Buna karşılık dünyanın 17'inci büyük ekonomisi olan Türkiye'de kişi başına GSYİH Çin'e kıyasla oldukça yüksektir. Bu yüzden ülkeler arası karşılaştırmalar yapılırken kullanılan bir başka ölçüt ise, kişi başına GSYİH ölçütüdür. GSYİH'nın nüfusa bölünmesiyle elde edilen Kişi başına GSYİH sayesinde kabaca bir ülkede yaşayan her bir bireyin payına yaratılan gelirden ne kadarının düştüğünü öğrenebiliriz.
Şüphesiz yaratılan gelir gerçekte tüm bireylere eşit bir şekilde dağıtılmaz. Ancak bu durum diğer ülkeler içinde geçerlidir. Dolayısıyla kişi başına düşen GSYİH yönünden yapılan karşılaştırmalar, değişik ülkelerin vatandaşlarının birbirlerine göre refah durumlarının kavranabilmesine yardımcı olur. Ancak ülkeler arasındaki fiyat farklılıkları bu ölçütün dezavantajını oluşturmaktadır. Bu dezavantajın ortadan kaldırılabilmesi için ise, satın alma gücü paritesine göre kişi başına GSYİH ölçütü kullanılmaktadır. Satın alma gücü paritesi, ortalama hayat standardı anlamında kalkınmışlık düzeyini ifade etmek bakımından en güvenilir ve pratik ölçüt durumundadır. Satınalma gücü paritesi (SAGP), ülkeler arasındaki fiyat düzeyi farklılıklarını ortadan kaldırarak, farklı para birimlerinin satın alma gücünü eşitleyen bir değişim oranıdır. SAGP'nin amacı, GSYİH ve bileşenlerinin uluslararası reel karşılaştırmasına yönelik göstergelerin elde edilmesidir. GSYİH bir ülkenin ekonomik büyüklüğünü gösterirken, kişi başına GSYİH o ülkede yaşayanların refah seviyesini göstermektedir. SAGP, iki ülkede aynı tanıma sahip bir ürünün fiyat oranı şeklinde hesaplanır.
Örneğin, 1 kg dana etinin fiyatı Türkiye'de 15 TL, ABD'de 20$ ise; dana eti için 1 ABD dolarının satın alma gücü paritesi;
SAGP(Tür/ABD)= = 0.75 TL /Dolar olarak hesaplanır.